SESLENDİRME SANATI

Seslendirme Sanatı

Seslendirme Sanatı

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Seslendirme Sanatına ilgi duyanlar ve bu alanda yetişmek isteyenler için mükemmel bir kaynak. Belgeselden çizgi film seslendirmesine kadar çok zengin bir içeriğe sahip. Türkiye’de yazılmış ilk seslendirme kitabı. Bu eserin yazarı seslendirme sanatçısı AHMET ŞAHİN AKSOY ‘u kutluyoruz. Ahmet Şahin Aksoy kimdir

 

Televizyondaki bir sinema filmini sesini kapatarak izlediniz mi hiç? İzlemediyseniz bir deneyin. Ya da bir Japon filmini orijinal sesiyle izleyip, Türkçe seslendirilmiş haliyle arada bir fark olup olmadığını kontrol edin.

Seslendirme sanatı, yıllar yılı göz ardı edilmiş, ihmale uğramıştır. Türkiye’de belki elli yılı aşkın süredir seslendirme yapıldığı halde, bu konuyla ilgili bir kitap, bir belge bulmak güçtür. Yeşilçam’ın kendine özgü koşullarını saymazsak, seslendirme sanatı, altın yıllarını TRT’nin tek kanal devrinde yaşamıştır. (…)

Özel kanalların devreye girmesiyle, yayınlanan film sayısı arttı; eldeki yetişmiş sanatçı sayısı yetersiz kaldı. Böyle olunca da çıraklık ve kalfalık devresi yaşamadan “usta” statüsüne geçirilen bazı seslendirmeciler nedeniyle kalite düştü.

– Giriş’ten –

”Özel kanalların devreye girmesiyle, yayınlanan film sayısı arttı; eldeki yetişmiş sanatçı sayısı yetersiz kaldı. Böyle olunca da çıraklık ve kalfalık devresi yaşamadan “usta” statüsüne geçirilen bazı seslendirmeciler nedeniyle kalite düştü.”
(Kitaptan alınmıştır.)


 

Mikrofonla İlgili Bilgiler
Kitaptan alıntı :

“1- Kayıt sırasında boyunuza uygun mikrofondan konuşmaya çalışın.

2- Elinizdeki tekste bakarak kimlerle konuştuğunuzu saptayın ve onlarla aynı mikrofonda olmamaya çalışın.

3- Mümkünse, başrol konuşan sanatçının yanından konuşmayın.

Bunun iki nedeni vardır:

Birincisi, o mikrofonun ses seviyesi, o sanatçının volümüne göre ayarlanmıştır; size uymayabilir.

İkincisi, filmin lokomotifi durumundaki bir sanatçının, sadece saatlerce süren bir kayıtta en çok yorulan kişilerden biri olduğunu düşününce, onu rahatsız etmek istemeyeceğiniz için.

4- Bazı sanatçılar –özellikle tiyatro kökenli olanlar- mikrofon karşısında volümlü (yüksek sesle) konuşurlar. Sesinizin volümü uygun değilse ya da tarzınız farklıysa, sesinizin düşük kalmaması için, onların yanından konuşmamanız daha uygun olur.

5- Kulaklığı taktığınızda, iki kulağınızı birden kapatmayın. Bunun iki yararı vardır:

a) İki kulağınız kapalıyken, kulaklığın sesi çok açıksa, kelimelinin tam anlamıyla ağzınızdan çıkanı kulağınız duymaz. Yani o anda normal mi konuşuyorsunuz, bağırıyor musunuz, bilemezsiniz. Kuaförde saç kurutma makinesinin altına giren bayanların, normal konuştuklarını zannederek, yanındakilerle bile bağırarak konuşmasının nedeni budur.

b) Bir kulağınız açıkta olursa, birlikte konuştuğunuz sanatçı arkadaşlarınızın konuşmalarını da takip edebilirsiniz. Böylece hem rolün gerektirdiği duygu alışverişini sağlarsınız, hem de onun tekst üzerinde yaptığı anlık bir değişikliği değerlendirip, ona göre konuşursunuz.