Yazlık Dönüşü

Yazlık Dönüşü Tiradlar

Yazlık Dönüşü
Tiradlar

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kısa tiratlar. Örnek Tirat Çalışması. İtalyan tiyatrosundan tiratlar. 

Oyun Kişileri :
FILIPPO.
GIACINTA.
LEONARDO.
VITTORIA.
GUGLIELMO.
COSTANZA.
ROSINA.
TOGNINO.
BERNARDINO,
FULGENZIO.
FERDINANDO.
BRIGIDA.
PAOLINO.
CECCO.
UŞAKLAR.

FULGENZIO – Şimdiye kadar yapabildim, yaptım da. Yardımımla hepsi gitti. Kimseye hiçbir güvence vermedim, çünkü henüz o kadar deli değilim; ama tatlı sözlerle, gitmelerini ve almak istedikleri karardan vazgeçmelerini sağladım. Fakat, hanımefendi, alacaklarını veremediğiniz kimseleri hiç olmazsa aşağılamayın, onlara küstah demeyin. Ağabeyiniz, bir gereksinimi olduğunda, işinin görülmesi, iyi görülmesi için, onlara kötü davranmadı, onları aşağılamadı. Tersine, tatlı sözlerle okşayıp kandırdı. Şimdiyse onlar alacaklarını güçlükle alabilmek için günler yitirerek, haklarını beşinci, altıncı, belki de yedinci kez istemek için gelmişken, ağabeyiniz saklanıyor, siz kız kardeşi de aşağılıyorsunuz, değil mi? Bu haksızlıktır, iyilik bilmezliktir, acımasızlıktır.


GIACINTA – Niye kabul etmeyecekmişim? Niçin ondan çekinerek, korkakça davranacakmışım? İstemime egemen değil miyim ben? Karşısına çıkıp kendisiyle içlenmeden ilgilenecek kadar güç bende yok mu sanki? Ona karşı zayıflık göstermedim değil, gösterdim; fakat kendisini görmediğim bu üç gün içinde, gözümü açmak fırsatını buldum, kalbimi, gönlümü güçlendirdim. Birçok kimseyle görüşeceğim gibi, onunla da göz göze gelmeye alışmalıyım. Sonunda görümcemin kocası olacak. Ara sıra, az çok birlikte olacağız. Ben ondan kaçacak olursam, elalem sonra ne der? Hayır, hayır, sırası gelmişken, sanki kendisini hiç sevmemiş, tanımamış gibi, onunla hiç sevişmemiş ve tanışmamış gibi görüşmeye kendimi alıştırmalıyım; bunu yapmak için gücüm de, cesaretim de var. Sen de bunu ne kadar güç ve dayanıklılıkla yapabildiğimi göreceksin.


LEONARDO – Ne yapacağımı şaşırdım. Düşünüyorum da, şu kara düşüncelerim bana bir çare gösterecek yerde beni umutsuzluğa düşürüyor. Livorno’da artık nasıl kalabilirim, bilmiyorum; ama buradan uzaklaşmak için de ne bir çare görüyorum, ne de buna cesaretim yetiyor. Sinyora Giacinta hakkımda ne düşünecek? Bu perişan durumumla Sinyor Filippo’dan kızını, sekiz bin altınlık çeyizi hangi yüzle isteyeceğim? Yazık! Bunca karayazılıyken beni bir de aşk kasıp kavuruyor. Hey Tanrım! İşte Sinyor Fulgenzio. Daha onu görür görmez yüzüm kızarıyor; yapmamı söylediklerini, öğütlerini anımsıyorum da, bunlardan nasıl hiç yararlanmadığımı düşünüyorum.

Yazan : Carlo Coldoni